Translation glossary: FRANÇAIS-METAL

Creator:
Filter
Reset
Showing entries 51-100 of 159
« Prev Next »
 
- électrolyse (n. f.)- Elektroliz, elektrikle çözümleme. 
French to Turkish
- électrolyser (v. tr.)- Elektrikle çözümlemek. 
French to Turkish
- électrolyte (n. m.)- Elektrolit, elektrikle çözümlenen madde. 
French to Turkish
- électrolytique (adj.)- Elektrolit niteliği taşıyan; elektrolize değgin; elektrolizle yapılan. 
French to Turkish
- épuration (n. f.)- Arınma, arıtma. 
French to Turkish
- épurement (n. m.)- Arınma, arıtma. 
French to Turkish
- épurer (v. tr)- Arıtmak. 
French to Turkish
- étamer (v. tr.)- Kalaylamak. 
French to Turkish
- étameur (n. m.)- Kalaycı. 
French to Turkish
- extractif, ive (adj.)- Çıkarıcı; maden zenginliklerini işleyen, maden çıkarmaya değgin. 
French to Turkish
- extraction (n. f.)- Maden çıkarma. 
French to Turkish
- filon (n. m.)- Damar; maden ocağı, maden kaynağı. 
French to Turkish
- filonien, enne (adj.)- Maden kaynakları içeren. 
French to Turkish
- fondant, e (adj.)- Ergimeyi sağlayan, ergitici. 
French to Turkish
- fonderie (n. f.)- Dökümcülük; dökümevi. 
French to Turkish
- fondeur (n. m.)- Dökümevi sahibi; dökümcü. 
French to Turkish
- fondeuse (n. f.)- Döküm makinası. 
French to Turkish
- fondre (v. tr.)- Eritmek, ergitmek; dökmek, dökümünü yapmak 
French to Turkish
- fonte (n. f.)- Erime, eritme; dökme maden; dökme demir; döküm, dökme. 
French to Turkish
- fourneau (n. m.)- Ocak; fırın. 
French to Turkish
- fourneau, haut (n. m.)-Yüksek fırın, kal ocağı. 
French to Turkish
- fusion (n. f.)- Erime, ergime; birleşme, kaynaşma. 
French to Turkish
- fusionnement (n. m.)- Birleştirme, birleşme; kaynaştırma,kaynaşma. 
French to Turkish
- fusionner (v. tr.)- Birleştirmek, kaynaştırmak. 
French to Turkish
- fusionner avec (v. intr.)- -İle birleşmek kaynaşmak. 
French to Turkish
- galvanique (adj.)- Galvanizme değgin, galvanik. 
French to Turkish
- galvanisation (n. f.)- Galvanizleme. 
French to Turkish
- galvaniser (v. tr.)- Galvanizlemek. 
French to Turkish
- galvanisme (n. m.)- Galvanizm. 
French to Turkish
- gangue (n. f.)- Gang; maden cevheri etrafındaki madde; temizlenip ayıklanmamış değerli taş. 
French to Turkish
- gangué, ée (adj.)- Gang ile çevrili. 
French to Turkish
- gisement (n. m.)- Maden yatağı; maden kütlesi, maden damarı. 
French to Turkish
- gîte (n.m)- Maden filizi 
French to Turkish
- grillage (n. m.)- Kavurma. 
French to Turkish
- grillager (v. tr.)- Ateşte kızdırmak, kavurmak. 
French to Turkish
- houille (n. f.)- taşkömürü, maden kömürü. 
French to Turkish
- houiller, ère (adj.)- İçinde taş kömürü katmanları bulunan, taşkömürlü; taş kömürüne değgin. 
French to Turkish
- houillère (n. f.)- Taşkömürü ocağı. 
French to Turkish
- houilleur (n. et adj. m.)- Taşkömürü işçisi. 
French to Turkish
- houilleux, euse (adj.)- Taşkömürlü, içinde taş kömürü bulunan. 
French to Turkish
- laminage (n. m.)- (Madeni) yaprak haline getirme, yapraklaştırma, haddeden geçirme. 
French to Turkish
- laminer (v. tr.)- Madeni yaprak haline getirmek. 
French to Turkish
- laminerie (n. f.)- Madenleri yapraklaştırma yeri, yaprak işliği, haddehane. 
French to Turkish
- lamineur (n. et adj. m.)- Maddeleri yaprak ya da tel haline getiren işçi, yaprakçı; yaprak haline getirici. 
French to Turkish
- laminoir (n. m.)- Madenleri yaprak haline getiren makina, hadde makinası. 
French to Turkish
- lavage (n. m.)- (Madeni) yıkama. 
French to Turkish
- laver (v. tr.)- Yıkamak. 
French to Turkish
- lingot (n. m.)- Külçe 
French to Turkish
- lingotière (n. f.)- Külçe kalıbı. 
French to Turkish
- matte (n. f.)- Temizlenmemiş maden külçesi. 
French to Turkish
« Prev Next »
All of ProZ.com
  • All of ProZ.com
  • Term search
  • Jobs
  • Forums
  • Multiple search